geri

geri
is.
1. 后面, 后边, 背面, 后方: Binanın gerisinde bir bahçe var. 大厦后面有一座花园。Durak, evimizin biraz gerisindedir. 车站就在我家后面一点儿。
2. 后尾, 结尾, 剩余部分: Yazının gerisi yarın yayımlanacak. 文章的结尾部分将于明天发表。5 dolarlık banknotlar. 30 dolar alacağım. Gerisini yatırmak istiyorum. 我想要30美元, 5美元一张的, 剩下的存起来。
3. 后果, 结果: Gerisini düşünme. 你就别去考虑结局怎样了。
4. 过去: Artık geride özleyeceğim hiçbir şey yok. 对过去我再没有任何可留恋的东西。
5. 屁股
6. 另一个: Gerçek budur, gerisi masal. 这一个是真事, 另一个是神话。Sen çalışmaya bak, gerisini düsünme. 你管好你的事, 别想别的。
s.
1. 落后的, 不发达的: \geri fikir 老脑筋 \geri ülke 落后国家
2. (钟表等)慢的: Benim saatim geri. 我的表慢了。Bu saat beş dakika geridir. 这个表慢了5分钟。
3. 后面的: \geri plânda 次要的, 不重要的
zf. 向后
ünl. 向后!倒!回来!
-i \geri almak 1) 索回, 要回, 收回, 收复: Affedersiniz, anlamadan konuştum, sözümü geri alıyorum. 对不起, 是我搞错了, 我收回我的话。İpe geleceğimi bilsem söylediğim sözü geri almam. 即使我知道要把我吊死, 我也不会收回我说的话。Verdiği kitabı geri aldı. 他索回了给出去的那本书。 2) 往回拖, 往回倒, 倒退: Arabayı biraz geri alırsan çıkarsın. 你把车往后倒一点儿, 就可以出去了。\geri basmak 倒退, 后退 \geri çekilmek 1) 撤退, 后退, 后撤 2) 转́ 打退堂鼓: Önceki adaylar geri çekilince, o tek aday oldu. 前几位候选人都打了退堂鼓, 他成了惟一的候选人。-i \geri çekmek 1) 拉, 拽: Aralarından biri akıntıya kapıldığı zaman ötekiler var, kuvvetleriyle dayanarak onu geri çekiyorlardı. 一个人被卷入了水流, 其它人拼命地拉他。 2) 撤回, 撤走, 召回: birliği \geri çekmek 撤回军队 büyükelçiyi \geri çekmek 召回大使 -i \geri çevirmek 1) 归还, 退还 2) 回绝, 拒绝: Size yarın uşaklarla bir eşek yollarım, eşyalarınızı aldırırım. Bu önerimi geri çevirmeyeceğinizi umuyorum. 明天我派家人牵头驴把您的行李搬来, 万望不要推辞。Gelen hediyeyi geri çevirdi. 他回绝了送来的礼物。Oğlunun hiçbir dileğini geri çevirmez. 他从不拒绝儿子的任何要求。\geri dönmek 返回, 回去, 返航: Bilgin burasının harem olması gerektiğini anladı. Bunun için hemen geri döndü. 书生意识到这儿可能是闺房, 马上退了出去。Adreste olmadığı için mektubun geri döndü. 查无此人, 你的信退回来了。Ok yayından çıktı bir daha geri dönmez. 成́ 开弓没有回头箭; 一言既出, 驷马难追; 覆水难收。\geri durmak 回避, 躲避, 戒除 \geri etmek 返回, 回转, 转回, 退回 \geri gelmek 返回 \geri \geri 倒退着: Geri geri çekilerek odadan çıktı. 他倒退着走出了房间。\geri gitmek 恶化, 逆化, 逆转: İşler günden güne geri gidiyor. 事情一天比一天糟糕。-i \geri göndermek 遣返, 送回; 退回: Bunu onuruna yediremedi ve armağanları geri göndererek nişanı bozdu. 她认为此事有失体面, 于是退回聘礼, 毁了婚约。\geri hizmet 后勤: Savaşta yaşlılar geri hizmetlerde görev alırlar. 在战争中, 老年人承担后勤工作。\geri kafalı 老脑筋的, 守旧的 -den \geri kalmak 1) 落后: Arkadaşlarından geri kaldı. 他落在了同伴们的后面。 2) 被推迟, 被推后: O iş geri kaldı. 那件事被往后推了。 3) 晚点: Vapur geri kaldı. 轮船晚点了。 4) 回避, 忌讳 5) 剩余: %20’sini önceden peşin olarak, geri kalanını da aylık taksitlerle bir yılda ödeyebilirsiniz. 您可以首付20%, 剩下的按月分期付款, 一年内付清。Tayfalarımızdan on ikisi yorgunluktan ve kötü beslenmeden dolayı ölmüşlerdi; geri kalanlarsa bitik bir durumdaydılar. 我们的船员有12人死于过度劳累和伙食粗劣, 其余的也处于十分疲弱的状态。\geri kalmamak 1) 不甘落后, 争强好胜, 不放弃: Hem gözleri bayılıyor hem de çene çalmaktan geri kalmıyordu. 他困得两眼都睁不开了, 可是聊兴依然很浓。 2) 肆无忌惮: Kötülük yapmaktan geri kalmıyor. 他干起坏事来肆无忌惮。\geri kalmışlık 落后, 不发达 \geri komak 1) 延迟, 延缓, 使延期 2) 回避, 躲避: Elinden geleni geri koma! 你可不要惜力哟!\geri tempe 反弹, 后座 \geri tempesiz 无后座力的 -i \geri vermek 归还, 放回: Akşama geri vermek üzere bu kitabı alabilirsiniz. 你如能在傍晚还回来, 这本书你就可以拿走。\geri zekalı 愚笨的, 愚蠢的 -i \geride bırakmak 超越: Futbolda biz yerimizde sayarken, dünkü milletler bizi fersah fersah geride bıraktılar. 我们在足球方面停滞不前, 而那些新兴的足球国家却把我们远远地抛在了后面。\geride kalanlar 死者家属, 遗属 \geride kalmak 落后: Geride kalanları bekleyelim. 我们等等在落在后面的人吧。\gerideki köprüleri yıkmak 破釜沉舟, 自断后路 \geriden bakmak 袖手旁观 \geriden \geriye 从背后, 悄悄地, 秘密地: Geriden geriye bir takım işler çeviriyor. 他正在悄悄地做一些事情。\gerisi Aydın havası 无关紧要的 \gerisine batmak 粗́ 身在福中不知福, 放弃安逸的生活, 离开舒适的地方 \gerisini almak 完成剩余部分: O işin gerisini aldınız mı? 那件事您给办完了吗?\geriye bırakmak 推迟, 使延期: Millet Meclisi, seçimlerin bir yıl geriye bırakılmasına karar verdi. 国民议会决定大选推迟一年举行。-i \geriye çevirmek 使回转, 使转回: Kızdan uzaklaşırken kafasını geriye çevirir, gözü kıza saplı kalırdı. 他离开这位姑娘时向后转过头, 眼睛直勾勾地看着姑娘。\geriye dönmek 回来, 返回: Her yıl kırlangıçlar geriye döndüklerinde yuvalarını onarırlar. 燕子每年一回来就修自己的窝。\geriye kalmak 剩余, 剩下: Geriye kalan üç dört yolcuya gelince bunlar lâlettayin ve renksiz insanlardı. 至于其余三四个旅客则都是普普通通、没有个性的人。\geriye sayış 倒数, 倒计时 \geriye yürümek 追溯以往
II
is.
1. (马车上的)苫布
2. (山坡上的)护墙
III
e. -den …以后

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • Géri — Nom de naissance Henri Ghion Naissance 23 mars 1934 (1934 03 23) (77 ans) Anderlecht (commune de Bruxelles Capitale) …   Wikipédia en Français

  • Geri — can refer to:*Geri (Cyprus), a village in Cyprus, Greece *Geri, a wolf in Norse mythology from the story of Geri and Freki *Geri Halliwell, a musician and Spice Girl, also known as Ginger Spice …   Wikipedia

  • Geri — et Freki Odin avec les loups Geri et Freki et les corbeaux Hugin et Munin. Dessin à la plume de Johannes Gehrts (1884). Geri et Freki (les deux noms signifient « vorace », ou encore respectivement « avide » et… …   Wikipédia en Français

  • geri — gȇri m <indekl.> DEFINICIJA sport u karateu udarac nogom; ubodni [kekomi geri], uzlazni [keage geri], kružni [mavaši geri] i sl. ETIMOLOGIJA jap …   Hrvatski jezični portal

  • Geri — Geri,   altnordische Mythologie: Freki und Geri …   Universal-Lexikon

  • geri — v. gero1 . Trimis de LauraGellner, 13.09.2007. Sursa: DN …   Dicționar Român

  • geri — geri·atrist; …   English syllables

  • gerī- — *gerī , *gerīn germ., schwach. Femininum (n): nhd. Gier, Begierde; ne. greediness; Rekontruktionsbasis: as., ahd.; Hinweis: s. *gera ; Etymologie: vergleiche idg. *g̑ʰer …   Germanisches Wörterbuch

  • geriþō — *geriþō, *gereþō germ., stark. Femininum (ō): nhd. Habgier, Verlangen; ne. greediness; Rekontruktionsbasis: as., ahd.; Etymologie: s. *gera ; Weiterleben: as. gir ith a …   Germanisches Wörterbuch

  • geri — 1. zərf Arxa tərəfə, dala, dal tərəfə. <Qaçay> bir neçə addım gedəndən sonra istədi qanrılıb geri baxsın. İ. Məlikzadə. 2. is. Ard, dal, davam, mabəd. Şerin gerisini oxumaq. – Toğrul Qətibənin bu sözlərini eşidəndən sonra, rübailərinin… …   Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti

  • geri — 1. is., hlk. Araba üzerine gerilerek kenarları arabanın korkuluğuna tutturulan ve içine saman veya tahıl doldurulan büyük kıl çuval 2. is. 1) Arka, bir şeyin sonra gelen bölümü, art, alt taraf, ileri karşıtı Amerikan barın gerisinden işaret eden… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”